Rechercher

/ languages

Choisir langue
 

Kitaplardan

"L’Europe Puissance et la Turquie / Avrupa Gücü ve Türkiye"

Yayın tarihi 29/09/2007 Son güncelleme 18/01/2008 10:39 TSİ

Artois Üniversitesi profesörlerinden Arnaud de Raulin makalesine şöyle başlıyor: “Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki işbirliğinin önemi, ağırlığı bölgesel çıkarları aşar. Zira bu işbirliği stratejik ve jeopolitik temelde Avrupa’nın geniş oranda dünyada oynamayı düşündüğü rol ve yeri belirleyecektir.”

Profesör Beril Dedeoğlu ve Doçent Füsun Türkmen birlikte derledikleri “L’Europe-Puissance et la Turquie / Avrupa Gücü ve Türkiye” başlıklı Paris L’Harmattan yayınlarından basılan kitaba yazdıkları sunuşa, Artois Üniversitesi profesörlerinden Arnaud de Raulin’den şu alıntıyla başlamışlar: “Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki işbirliğinin önemi, ağırlığı bölgesel çıkarları aşar. Zira bu işbirliği stratejik ve jeopolitik temelde Avrupa’nın geniş oranda dünyada oynamayı düşündüğü rol ve yeri belirleyecektir.”

Galatasaray Üniversitesi (GSÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü (UİB) Başkanı Dedeoğlu ve aynı bölümde öğretim üyesi olan Türkmen, 2005 Ekim’inde GSÜ Avrupa Araştırma ve Dokümantasyon Merkezi tarafından düzenlenen “5. Avrupa Günleri”’nde yapılan bilimsel müdahalelerden seçilmiş çalışmalara yer veriyor. 2’si İngilizce 7’si Fransızca 10 uzman bilim insanın hazırladığı makalelerin hepsi belirli açılardan Avrupa Birliği’nin Türkiye ile bütünleşmesinin sağlayacağı yararları ele alıyor.

Sunuşta olduğu gibi, giriş makalesi de Arnaud de Raulin’e ait. Avrupa Kamu Hukuku uzmanı profesör “Türkiye’nin Karşıtların Birliği Görünümündeki Dış Politikası” diye çevirebileceğimiz yazısında Türkiye’nin büyük özgünlük ve özgüllüğünün, Avrupalı ve Asyalı çifte kimliğinde yattığını anlatıyor.

Doçent Füsun Türkmen ise “Avrupa-Amerikan Denklemi ve Türkiye” başlıklı müdahalesinde, Sovyetler Birliği’nin yıkılmasını ve 11 Eylül 2001’i izleyen süreçte, AB ve ABD ilişkilerindeki gelişmelerden hareketle Türkiye’nin oynayabileceği role, yeni dünya şemalarındaki yerine değiniyor.

Orta Doğu Teknik Ünivesitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Araştırma Asistanı Taylan Özgür Kaya İngilizce kaleme aldığı, “Küresel Aktör Olma Yolunda AB ve Türkiye” katkısında, Türkiye’nin AB ile bütünleşmesinin Avrupa’nın yeryüzündeki barış ve sivil savunma alanlarındaki konumunu güçlendireceğini irdeliyor.

Rennes Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Merkezi öğretim ve araştırma üyelerinden Alexandra Bellayer-Roiller, “Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikasındaki (PESD) Son Gelişmeler Işığında Türkiye Perspektifleri Ne Olur ?” sorusunu oldukça çok boyutlu biçimde cevaplamayı hedefliyor.

İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi AB Araştırmaları Bölümünde görevli doktor Özgür İnal Eriş’in İngilizce çalışması da güvenlik konusunu ele alıyor. Ancak bu kez yeni içgüvenlik tehditi ve “AB-Türkiye İlişkilerinde Kaçak Göç Konusu” mercek altına yatırılıyor.

“Türkiye’nin Deniz(cilik) Gücü AB’ne Hangi Kozlar Sağlar ?” sorusundan hareket eden Cenevre Uluslararası Yüksek İncelemeler Enstitüsü öğretim üyesi Basil Germond, Türk deniz sahalarının, donanma ve askeri gücünün önemini vurguluyor.

Rennes Üniversitesi doçentlerinden Claire Visier’ye ise bambaşka bir konuyu ele almış. Araştırmacı “Brüksel’de Türk Baskı Grupları ve Siyasal Toplum Alanının Oluşumu” başlığı altında AB’nin 10-15 yıl sonra alabileceği biçimler üzerine varsayımlar sıralayıp belli başlı Türk baskı ve çıkar gruplarının analizini yapıyor.

Z. Yeşim Gürbüz ve İrem Zeyneloğlu GSÜ Araştırma Asistanları. İki genç iktisat uzmanı “AB’yle İlişkiler: Türkiye İçin Bir Saygınlık veya İnandırıcılık Kaynağı” isimli çalışmalarında, Türk ekonomisini belirli parametreler ve Maastricht kriterleri ışığında yorumluyorlar. AB’yle girilen yolda ülke ekonomisinde istikrar sağlanmasının karşılıklı yararlarının altı çiziliyor.

Ve son olarak, yine GSÜ-UİB doçentlerinden Ercüment Tezcan bu defa başka bir aday ülke örneğini sorguluyor: “Hırvatistan’ın AB’ne Üyelik Süreci: Kopenhag Kriterleri Ötesinde Yeni Koşullar mı ?” Gürbüz ve Zeyneloğlu’na göre yakın geçmişte Balkanlarda yaşanmış olanlardan ötürü AB, yalnız Hırvatistan’a değil bölgedeki olası diğer adaylar da yeni koşullar getirme durumundadır. “Sonuçta” diyor genç araştırmacılar, “Siyasal gelişmelere göre kriter uygulanması gerçeği AB’nin ‘Aşil topuğunu’ oluşturmaktadır”.

Profesör Ahmet İnsel’in yönettiği “L’Harmattan/GSÜ Avrupa Araştırmaları” dizisinin 5. kitabı olan “L’Europe-Puissance et la Turquie / Avrupa Gücü ve Türkiye”’yi konuya meraklılara hararetle salık veririz.

............

- Sous la direction de Beril DEDEOĞLU et Füsun TÜRKMEN – “L’Europe-puissance et la Turquie” / 214 sayfa / L’Harmattan – Université Galatasaray – Paris – Ocak 2007 / 19 Avro – http://www.librairieharmattan.com/

................................................................................

Kısa...Kısa...Kısa...

- Dominique SCHNAPPER – “Qu’est-ce que l’intégration ?” / 240 s. / Folio Actuel / Ocak 2007 / Deneme / 6,5 Avro. (Anayasa Mahkemesi üyesi, Fransa’nın en tanınmış Sosyoloji profesörlerinden Dominique Schnapper günümüzün çok konuşulan bir konusu Fransız modeli “Entegrasyon/Uyum”u hatırlatıp tanımı güncelleştiriyor.)

- Michel MAISONNEUVE – “Le Chien tchétchène” / 245 s. / Babel Noir / Kasım 2006 / Polisiye / 7,5 Avro. (Gazeteci Michel Maisonneuve bugün yaşadığı Fransa’nın Güney bölgesi Provence tarihinin uzmanı olarak da tanınır. Son dönemin polisiye ve macera romanlarının yükselen yıldızı. Bu kitapla Marsilyalı göçmenlerin dünyasına yolculuk var.

- Nedim GÜRSEL – “De Ville En Ville – Ombres et Traces” – 317 s./ Editions du Seuil / Mart 2007 / Gezi Notları / 22 Avro. (Fransa’da yaşayan en tanınmış Türk yazar Nedim Gürsel, ünlü ediplerin yaşadığı, yazdığı veya romanlarına konu olan kentlere yaptığı gezilerde tuttuğu notlarını Fransızcada yayınladı. Çeviren Esther Heboyan.