Yayın tarihi 20/04/2009 Son güncelleme 20/04/2009 08:46 TSİ
Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner Pazar günü Canal+ televizyon kanalında katıldığı bir programda NATO Zirvesi anlaşmazlığı ve Nicolas Sarkozy'nin kesin muhalefetine rağmen Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde destekçi olduğunu açıkladı. Kouchner Türkiye'nin bir uygarlıklar arası, Avrupa İslam dünyası arasında köprü olduğunu belirtti.
Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner Pazar günü Canal+ televizyon kanalında katıldığı bir söyleşi programında Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesinden yana olduğunu tekrarladı.
Türkiye’nin AB ile bütünleşme sürecini başından beri desteklemiş olan "Sınır Tanımayan Doktorlar" ve "Dünya Hekimleri" dernekleri kurucu başkanlarından, Fransız Sosyalist Partisi eski üyelerinden Bernard Kouchner 7 Nisan’da aynı televizyon kanalına verdiği bir demeçte Türkiye’deki gelişmeler karşısında duyduğu kuşkuları dile getirmişti. İktidardaki sağ muhafazakar UMP hükümetinin üyesi olan Bakan, bu konuşmasında esas itibariyle Türkiye laikliğinde son zamanlarda ortaya çıkan zaaflardan ötürü uğradığı düşkırıklığını vurgulamış ve NATO Zirvesi’nde etrafında, “Türkiye’nin Hz. Muhammet karikatürlerinden hareketle NATO Genel Sekreterliği’ne aday Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen’e karşı yaptığı şantaj beni şoke etti. Eskiden Türkiye’nin partizanıydım. Şimdi Türkiye’nin evrimini izlemek zorundayım”, şeklinde konuşmuştu.
Kouchner bu kez hiç bir ikirciğe meydan bırakmayacak bir ifade ve Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin kesin muhalefetine rağmen Türkiye’nin AB üyeliğini desteklemeğe devam ettiğini belirtti. 19 Nisan’da “Kanımca Türkiye Avrupa uygarlığıyla değişik bir uygarlık, İslam dünyasıyla Avrupa arasında zorunlu bir köprüdür”, görüşünü savunan Dışişleri bakanı Kouchner tavrını, “Türkiye benim için Fransa’dan önce kadınına seçme ve seçilme hakkını tanımış, camiyi iktidardan uzaklaştırmış laik bir ülkedir. Türkiye’de esas hoşuma giden, takdir ettiğim boyut budur. NATO Zirvesi’nde kullandığı dine dayalı bir pazarlık yönteminden ötürü şoke olmuştum. Ayrıca şu anda Türkiye’de ifade özgürlüğüne çok sert darbeler indirilmektedir. Türkiye’nin AB üyeliğine kesinlikle karşı değilim, ancak doğal olarak süreci eskisinden daha fazla sorguluyorum”, sözleriyle özetlemiş.